10/31/2011

Basketbol Parçaları Birleştirme Oyunudur

Evet beyler. Başlıkta yazdığı üzere, bugünkü konumuz biraz teorik. Ancak BB ile bağlantısını yazının devamında daha iyi kavrayacaksınız.

Eğer bir basketbol takımı kurmak isteseydik ne yapmamız lazımdı? Acaba bir Arap petrol zengini ile anlaşmış olsak ve bize milyon dolarlarını bahşetse bu şeyh. Beş tane Kobe Bryant alarak dünya şampiyonluğuna koşabilir miydik? Belki güzel bir toplama olurdu, kopyala yapıştır yöntemi ile beş tane Kobe. Ancak basketbol oyununda 5 tane mevki var ve bunlar halihazırda belirtilmiş pozisyonlar. Şimdi bizim zaten bildiğimiz şey, tüm pozisyonlar için farklı yeteneklerde ve fizikte oyunculara sahip olmamız gerektiği.

Öncelikle şunu belirmeliyim ;

"Basketbolda herkesi yenen taktik, en iyi taktik yoktur. En iyi TAKIM vardır."

Bunu bir kenara not olarak düşün. 96' Chicago Bulls , 2000'lerin Lakers'ı farklı yapılarda ancak dünyaca kabul edilen en iyi takımlar arasındadır. O zamanlar bu takımların karşısına çıkmak gerçekten de rakip oyuncular için korkutucuydu. Onlar bu başarılarını düzenli olarak maç kazanarak kazandılar. Yenilmeleri sürprizdi.

"Her takım kendi başarı formülünü oluşturmalıdır. Formülünde açık bırakmamalıdır."

Kendi takımınız ve taktiğiniz konusunda uzmanlaşmanız gerekir. BB'de bir dönem (ki her sezon forumlarda tartışılır) içeri bak oynamak son derece popülerdi. Öyle ki, içeri bak oynamayan takımın hesabını kapatıyorlardı. (Yok canım sizde!) İnsanlar çılgınlar gibi 3 uzun 4 uzunla maçlara çıkıyorlardı. Düşünsenize, bir oyunkurucu, geri kalan 4 oyuncu da pivot özelliklerine sahip. Ve bu takımlar maç kazanıyorlardı! İlginç mi geldi? Neden bu takımlar maç kazanıyordu? Çünkü bütün kümenin durumu aynıydı. Ondan sonra birisi hareketli oynayınca bir anda tüm sistem dağılıyordu. Çünkü bu takımlar 3-2 alan savunması yapamıyorlardı ve dış savunmaları yerlerde sürünüyordu.

"Basketbol istatisksel bir oyundur."

Burada değinmek istediğim bir şey var. Takımınızın birebir maçlarını seyredemeyebilirsiniz. Ancak hem takımsal hem de tek tek oyuncu istatisklerine baktığınızda nerede başarılı ve nerede başarısız olduğunuzu görebilirsiniz. Bu cümlenin manası "en çok rebound alan veya assist yapan maçı kazanır" değildir. Reboundtan fedakarlık yaparken, top çalmalar ve dış savunma ile bu eksiği kapatabilip kapatamadığınızı görmektir. Geçen gün 30 tane az rebound alarak maç kazanan bir takıma şahit oldum. İşte bu dostum gerçekten etkileyici bir sonuç. Diğer taraftan hepimiz biliyoruz ki, rakibinden çok sayı yapan maçı kazanır. Gayet basit oldu bu.